Kısırlık (İnfertilite) – Ürolog Operatör Dr. Mehmet Çelimli

Kısırlık (İnfertilite)

Sağlığınızı ihmal etmeyin! Hemen bir danışma planlayarak uzman doktorlarımızla görüşün.

HEMEN RANDEVU AL!

Kısırlık Nedir?

Kısırlık, tıbbi terimle infertilite, bir çiftin bir yıl boyunca düzenli, korunmasız cinsel ilişkiye rağmen hamilelik elde edememesi durumunu tanımlar. Hem kadın hem de erkek kaynaklı olabilir ve birçok farklı sebebe bağlı olabilir. Kısırlığın temel nedenleri arasında hormon dengesizlikleri, sperm veya yumurta üretimindeki sorunlar, fallop tüplerindeki tıkanıklıklar, rahim problemleri ve diğer sağlık sorunları yer alır.

Kısırlık Nedenleri

Kısırlık, hem erkeklerde hem de kadınlarda birçok farklı sebepten kaynaklanabilir. Aşağıda erkeklerde ve kadınlarda kısırlığın yaygın nedenleri yer almaktadır.

Kadınlarda Kısırlık Nedenleri

  • Ovulasyon (Yumurtlama) Bozuklukları
    • Kadınlarda kısırlığın en yaygın nedenidir. Yumurtlama, hormon bozuklukları nedeniyle gerçekleşmeyebilir veya düzensiz olabilir.
    • Polikistik over sendromu (PCOS): Hormonal dengesizlikler nedeniyle yumurtlamayı etkileyen bir durumdur.
    • Erken menopoz: Kadınlar genellikle 45-50 yaşlarında menopoza girerken, bazı kadınlar daha erken menopoza girebilir.
  • Fallop Tüplerinin Tıkanıklığı
    • Fallop tüplerinde tıkanıklık olması, yumurtanın spermle buluşmasını engeller.
    • Tıkanıklıklar genellikle cinsel yolla bulaşan hastalıklara veya geçirilmiş pelvik enfeksiyonlara bağlı olabilir.
  • Endometriozis: Rahim iç tabakasının (endometrium) rahim dışına çıkması ve burada yerleşmesi durumudur. Bu durum fallop tüplerine zarar vererek veya yumurtlamayı etkileyerek kısırlığa neden olabilir.
  • Rahim Anomalileri: Rahimdeki yapısal bozukluklar (polipler, miyomlar veya doğuştan anormallikler), embriyonun rahme tutunmasını zorlaştırabilir.
  • Hormonal Dengesizlikler: Hipotalamus ve hipofiz bezleri tarafından salgılanan hormonlar yumurtlamayı düzenler. Bu hormonlardaki dengesizlik yumurtlama sorunlarına yol açabilir.
  • Yaş Faktörü: Kadınların doğurganlığı yaşla birlikte azalır. Özellikle 35 yaş sonrasında yumurta kalitesi ve sayısı hızla düşer, bu da kısırlık riskini artırır.

Kısırlık nedenleri kişiden kişiye değişebilir ve doğru tanı ile uygun tedavi için bir uzmana başvurulması önemlidir.

Erkeklerde Kısırlık Nedenleri

  • Düşük Sperm Kalitesi: Erkeklerde kısırlığın en yaygın nedeni, düşük sperm sayısı, sperm hareketliliğinde sorunlar veya sperm şekil bozukluklarıdır. Bu durumlar spermin yumurtaya ulaşmasını ve döllenmeyi zorlaştırabilir.
  • Varikosel: Testislerdeki toplardamarların genişlemesiyle oluşan bir durumdur. Varikosel, testislerde ısı artışına neden olarak sperm üretimini olumsuz etkileyebilir.
  • Hormonal Bozukluklar: Testosteron ve diğer üreme hormonlarındaki dengesizlikler sperm üretimini azaltabilir. Hipofiz bezi sorunları da bu duruma neden olabilir.
  • Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar (CYBH): Gonore (bel soğukluğu), klamidya gibi enfeksiyonlar, sperm yollarına zarar vererek sperm hareketini engelleyebilir.
  • Genetik Faktörler: Kalıtsal hastalıklar veya kromozomal anormallikler (Klinefelter sendromu gibi) sperm üretimini etkileyebilir.
  • İmmünolojik Faktörler: Bazı durumlarda erkek vücudu, kendi spermlerine karşı antikor üretebilir ve bu da sperm hareketliliğini ve işlevini olumsuz etkileyebilir.
  • Yaşam Tarzı ve Çevresel Faktörler: Sigara, alkol, uyuşturucu kullanımı, obezite ve stres gibi yaşam tarzı faktörleri hem kadın hem de erkeklerde doğurganlığı olumsuz etkileyebilir. Ayrıca kimyasal maruziyetler, radyasyon ve aşırı ısı sperm kalitesini düşürebilir.

Kısırlık nedenleri kişiden kişiye değişebilir ve doğru tanı ile uygun tedavi için bir uzmana başvurulması önemlidir.

Kısırlık Tanı Yöntemleri

Kısırlık tanısı, bir çiftin düzenli ve korunmasız cinsel ilişkiye rağmen 1 yıl içinde gebelik sağlayamaması durumunda konur. Kadın 35 yaşın üzerindeyse bu süre 6 ay olarak kabul edilebilir. Kısırlığın tanısında kadın ve erkek ayrı ayrı değerlendirilir. Tanı süreci, ayrıntılı tıbbi geçmişin alınması, fiziksel muayene ve çeşitli testler yardımıyla gerçekleştirilir.

  • Kadınlarda Kısırlık Tanısı
    • Tıbbi Geçmiş ve Fiziksel Muayene:
      • Kadının adet döngüsü, önceki gebelikler, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, pelvik enfeksiyonlar ve genel sağlık durumu değerlendirilir.
      • Jinekolojik muayene ile rahim ve yumurtalıklar incelenir.
    • Ovulasyonun Değerlendirilmesi:
      • Yumurtlamanın düzenli olup olmadığını anlamak için bazı testler yapılır:
        • Bazal vücut ısısı takibi: Kadınlar sabah uyandıklarında vücut ısısını ölçerek yumurtlamayı takip edebilirler. Yumurtlamadan sonra hafif bir sıcaklık artışı olur.
        • Luteinize edici hormon (LH) testi: İdrardaki LH seviyesini ölçerek yumurtlama dönemini belirlemek için evde yapılan testlerdir.
        • Progesteron testi: Adet döngüsünün ikinci yarısında kan progesteron seviyesi ölçülerek yumurtlamanın gerçekleşip gerçekleşmediği anlaşılır.
    • Ultrason:
      • Pelvik ultrason: Yumurtalıkların, rahmin ve fallop tüplerinin durumunu değerlendirmek için kullanılır. Yumurtlama, kist ya da yapısal sorunlar görülebilir.
      • Transvajinal ultrason: Yumurtalık foliküllerinin büyüklüğünü ve gelişimini izlemek için rahme yakın bir görüntü elde edilir.
    • Histerosalpingografi (HSG):
      • Rahim ve fallop tüplerinin durumunu görmek için kontrast madde ile yapılan röntgen testidir. Tüplerin tıkalı olup olmadığı anlaşılır ve rahim yapısında bir anormallik olup olmadığı değerlendirilir.
    • Histeroskopi:
      • Rahim içi boşluğunun direkt olarak bir kamera ile incelenmesini sağlayan bir prosedürdür. Rahim anomalileri, polipler veya miyomlar bu yöntemle teşhis edilebilir.
    • Laparoskopi:
      • Endometriozis, pelvik yapışıklıklar veya fallop tüplerindeki sorunları teşhis etmek için yapılan cerrahi bir işlemdir. Küçük bir kesiden karın içine kamera yerleştirilir ve üreme organları doğrudan incelenir.
    • Hormon Testleri:
      • FSH (Follikül Uyarıcı Hormon), LH, AMH (Anti-Müllerian Hormon) ve Estradiol gibi hormon testleri, yumurtalık rezervini ve kadının hormonal dengesini değerlendirmek için kullanılır.
      • Tiroid Fonksiyon Testleri: Tiroid hormonlarındaki dengesizlikler doğurganlığı etkileyebilir.
  • Erkeklerde Kısırlık Tanısı
    • Tıbbi Geçmiş ve Fiziksel Muayene:
      • Erkeklerde cinsel yolla bulaşan hastalıklar, testis yaralanmaları, ilaç kullanımı, önceki çocuklar ve genel sağlık durumu incelenir.
      • Fiziksel muayene ile testislerde yapısal sorunlar (örneğin, varikosel) değerlendirilir.
    • Semen Analizi (Sperm Testi):
      • Semen örneği alınarak laboratuvarda incelenir. Bu analizde sperm sayısı, hareketliliği (motilite), şekli (morfoloji) ve semen hacmi değerlendirilir. Sperm kalitesi ve miktarı kısırlığın nedenlerinden biri olabilir.
      • Eğer sperm sayısı düşükse veya hiç sperm yoksa daha ileri testler gerekebilir.
    • Hormon Testleri:
      • Testosteron, LH ve FSH gibi hormonların seviyeleri değerlendirilir. Bu testler, sperm üretiminde sorun olup olmadığını anlamaya yardımcı olur.
    • Genetik Testler:
      • Şiddetli sperm bozuklukları veya azospermi (sperm bulunmaması) durumunda, genetik testler yapılabilir. Y kromozomunda mikro delesyonlar veya Klinefelter sendromu gibi genetik anomaliler bu duruma neden olabilir.
    • Testis Biyopsisi:
      • Sperm üretimi olup olmadığını anlamak için testislerden küçük bir doku örneği alınarak incelenir. Bu yöntem, sperm üretiminin düşük olup olmadığını veya sperm kanallarında bir tıkanıklık olup olmadığını belirler.
    • İmmünolojik Testler:
      • Bağışıklık sistemi kaynaklı kısırlık şüphesi varsa, vücudun sperm hücrelerine karşı antikor üretip üretmediğini anlamak için immünolojik testler yapılabilir.

Kısırlık Tedavi Yöntemleri

  • İlaç Tedavisi

    İlaçlar, genellikle hormonal dengesizliklerden kaynaklanan kısırlık vakalarında kullanılır. Hem erkeklerde hem de kadınlarda etkili olabilir.

    Kadınlar için:

    • Ovulasyon İndüksiyonu (Yumurtlamayı Uyarıcı İlaçlar): Eğer kadının yumurtlamasında sorun varsa, yumurtlamayı uyarmak için bazı ilaçlar kullanılır.
      • Klomifen sitrat (Clomid): Yumurtalıkların daha fazla yumurta üretmesini teşvik eder.
      • Letrozol (Femara): Yumurtlamayı tetikleyici etki gösterir.
      • Gonadotropinler: FSH ve LH hormonlarının enjeksiyonları, yumurtlamayı destekler.

    Erkekler için:

    • Hormonal Tedaviler: Testosteron ya da diğer hormonlarla ilgili dengesizlikler varsa hormon tedavisi önerilebilir.
      • Gonadotropinler: Testislerde sperm üretimini artırmak için kullanılır.
      • Antiestrojenler (Clomifen): Testosteron üretimini artırarak sperm sayısını yükseltebilir.
  • Cerrahi Tedavi

    Bazı kısırlık vakalarında cerrahi müdahale gerekebilir. Özellikle yapısal veya tıkanıklık kaynaklı sorunların giderilmesi için cerrahi operasyonlar uygulanır.

    Kadınlar için:

    • Fallop Tüplerinin Açılması: Eğer fallop tüplerinde tıkanıklık varsa, laparoskopik cerrahi ile tıkanıklık giderilebilir.
    • Endometriozis Cerrahisi: Endometriozis odaklarının cerrahi olarak çıkarılması, doğurganlığı artırabilir.
    • Miyom veya Polip Cerrahisi: Rahimde bulunan miyomlar ya da polipler kısırlığa neden oluyorsa, bunlar cerrahi olarak çıkarılabilir.

    Erkekler için:

    • Varikosel Cerrahisi: Testislerde varikosel (genişlemiş damarlar) varsa, cerrahi müdahale ile bu damarlar düzeltilerek sperm üretimi artırılabilir.
    • Vaz deferens Tıkanıklığı Cerrahisi: Sperm taşıyan kanallarda tıkanıklık varsa, bu cerrahi yöntemle açılabilir.
  • İmmünolojik Tedavi : Bazı durumlarda bağışıklık sistemi spermlere veya embriyoya karşı antikor üretebilir ve bu da kısırlığa yol açabilir. Bu tür vakalarda, immünolojik tedavilerle vücudun bağışıklık tepkisi düzenlenmeye çalışılır. Bu durum oldukça nadir görülse de bazı çiftlerde bu tedavi etkili olabilir.
  • Yaşam Tarzı ve Alternatif Yöntemler

    Yaşam tarzı değişiklikleri, özellikle hafif kısırlık vakalarında doğurganlığı artırabilir. Bazı durumlarda doğal yollarla kısırlık tedavisine destek olmak için şu yöntemler önerilir:

    • Beslenme: Sağlıklı, dengeli bir beslenme planı doğurganlığı artırabilir. Antioksidan bakımından zengin besinler ve omega-3 yağ asitleri sperm ve yumurta kalitesini destekler.
    • Egzersiz: Düzenli egzersiz yapmak ve sağlıklı bir kiloda kalmak doğurganlığı olumlu etkiler.
    • Stres Yönetimi: Stres, üreme sağlığını olumsuz etkileyebilir. Yoga, meditasyon gibi rahatlatıcı aktiviteler önerilebilir.
    • Sigara, Alkol ve Uyuşturucudan Kaçınma: Bunların tümü doğurganlığı azaltır, bu nedenle bırakılması önerilir.
  • Donör ve Taşıyıcı Annelik
    • Yumurta veya Sperm Donasyonu: Eğer çiftin kendi yumurtaları veya spermleri uygun değilse, donör kullanımı bir seçenek olabilir.
    • Taşıyıcı Annelik: Eğer kadın tıbbi nedenlerle hamile kalamıyorsa, taşıyıcı anne yöntemiyle başka bir kadın embriyoyu taşıyabilir.
  • Genetik Danışmanlık ve Tedavi

    Kısırlık bazı genetik sorunlardan kaynaklanabilir. Bu durumda genetik testler ve danışmanlık yapılabilir. Eğer genetik bir bozukluk belirlenirse, genetik sorunların yönetimi için uygun tedavi yöntemleri uygulanabilir.

    Kısırlık tedavisi, sorunun nedenine, çiftin yaşına ve genel sağlık durumuna bağlı olarak değişkenlik gösterir. Tedavi süreci her birey için farklı olabilir ve bu süreçte bir uzmana danışmak tedavi seçeneğinin belirlenmesi açısından önemlidir.

  • Yardımcı Üreme Teknikleri (ART)

    Doğrudan kısırlık tedavisinde kullanılan en gelişmiş yöntemlerdir. Çiftlerin doğal yolla çocuk sahibi olamadığı durumlarda yardımcı üreme teknikleri devreye girer.

    a) Tüp Bebek (In Vitro Fertilizasyon – IVF)

    • Tüp bebek tedavisi, kadının yumurtalıklarından alınan olgun yumurtaların laboratuvar ortamında sperm ile döllenmesi ve embriyonun rahme yerleştirilmesi sürecidir. Bu yöntem genellikle fallop tüplerinde ciddi tıkanıklık, ileri yaş kısırlığı, şiddetli endometriozis ya da erkek kaynaklı ciddi sperm sorunlarında tercih edilir.
      • Adımlar:
        • Yumurtalıkların uyarılması için hormon tedavisi uygulanır.
        • Yumurtalar toplanır ve laboratuvarda sperm ile döllenir.
        • Döllenmiş embriyolar rahme transfer edilir.

    b) Aşılama (Intrauterin İnseminasyon – IUI)

    • Aşılama, laboratuvar ortamında hazırlanan spermlerin doğrudan rahme yerleştirilmesi işlemidir. Spermlerin yumurtaya daha kolay ulaşması sağlanır.
      • Özellikle sperm sayısı düşükse, hafif sperm hareketliliği sorunlarında veya rahim ağzı kaynaklı sorunlarda tercih edilir.

    c) Mikroenjeksiyon (Intracytoplasmic Sperm Injection – ICSI)

    • Şiddetli erkek kısırlığında sperm sayısı çok düşükse ya da spermin yumurtayı dölleyemediği durumlarda uygulanır. Bir sperm doğrudan yumurtanın içine enjekte edilir.